Milyonlarca yıl önce yaşamış bitki ve hayvan kalıntılarının yeraltında yüksek sıcaklık ve basınca maruz kalması ile oluşan doğalgaz, gözenekli kaya boşluklarına sıkışmış olarak yada petrol yataklarının üzerinde gaz formunda büyük hacimler halinde bulunur. Doğalgazın büyük bölümü (~ % 95) metandan oluşur. Bileşiminde metan (CH4) dışında değişen oranlarda etan (C2H6), propan (C3H8), bütan (C4H10) gibi diğer hidrokarbonlar da yeralır. Yeraltında bulunan doğalgazın yapısında ayrıca azot (N2), oksijen (O2), karbondioksit (CO2), hidrojensülfür (H2S) ve kısmen helyum (He) gazlarına rastlanır. Ancak ağır hidrokarbonlar, nem ve sülfür bileşikleri kullanım sunulmadan önce ayrıştırılır.
Doğalgaz renksiz, kokusuz, nemsiz ve havadan hafif bir gazdır.
Özellik (doğalgaz - NG) Değer
Yoğunluk (r - kg/m3) 0,830
Bağıl yoğunluk (d) 0,643
Ateşleme sıcaklığı (t - °C) 640
Alev radyasyon sayısı (r) 0,3 ~ 0,5
Yanma hızı (u - m/s) 0,410
Özgül ısı (CP - kJ/kg.K) 1,890
Özgül ısı (CV - kJ/kg.K) 1,440
Özgül gaz sabiti (R - kJ/kg.K) 0,449
Kritik basınç katsayısı (çıkış basıncı / giriş basıncı) 0,545
Üst ısıl değer (HO - kWh/m3 ; kcal/m3) 9,77 ; 8406,30
Alt ısıl değer (HU - kWh/m3 ; kcal/m3) 8,84 ; 7606,11
Üst Wobbe katsayısı (WO - kWh/m3 ; kcal/m3) 12,18 ; 10483,36
Hava fazlalık katsayısı (l) 1,05 ~ 1,10
Yanma için gerekli teorik hava miktarı (lT - m3.hava / m3.doğalgaz) 9,30
Yanma için gerekli gerçek hava miktarı (lG - m3.hava / m3.doğalgaz) 10,35 ~ 10,40
Atıkgaz yoğuşma (çiğlenme noktası) sıcaklığı (°C) 56
Tabloda Doğalgazın teknik özellikleri belirtilmiştir ;
Günümüzde bilinen doğalgaz rezervleri yaklaşık 150 trilyon m3 düzeyinde olup, bu rezervin henüz % 15 ‘i gibi küçük bir bölümüne erişilmiş ve işletilir hale getirilmiştir. Rezervlerin ulaşılabilen bu küçük bölümünün dahi dünya tüketimine yaklaşık 70 yıl yeteceği hesaplanmaktadır.
Doğalgazın ısıtma, sıcak su ve pişirme ihtiyaçlarının tümünü karşılayan tek yakıt oluşu konutlarda kullanım için önemli avantajlar sağlamaktadır. Konutlarda kullanım, tercihe göre ferdi (şofben, soba, kat kaloriferi, kombi) veya merkezi (boyler, kazan) olabilmektedir. Doğalgazın yakıcı personel gerektirmemesi, cüruf uzaklaştırma masrafının bulunmayışı, ön ısıtmaya ihtiyaç duymaması, temizliği sebebiyle cihaz bakım masraflarının düşük oluşu ve otomatik kullanıma uygunluğu ek işletme maliyetlerini minimize etmektedir. Bu bilgiler ışığında, aynı miktarda ısı elde etmek için yapılan (ek işletme masrafları hariç, kdv dahil) yakıt harcamaları aşağıdaki tabloda görülmektedir.
Doğal gazın 1987 yılında Türkiye’ye gelişi ile birlikte ısıtma sektöründe bir kabuk değişimi yaşanmıştır. Doğal gaz sadece yeni bir yakıt değil, aynı zamanda yeni bir teknoloji olarak gelmiştir. Doğal gazın yaşamımızda sosyal ve ekonomik etkileri yadsınamaz. Doğal gaz öncelikle kullanılmaya başlandığı şehirlerde hava kirliliğini önlemiştir. Özellikle Ankara, arkasından Bursa ve İstanbul’un doğal gaz kullanan bölgeleri kış mevsimindeki yoğun hava kirliliğinden kurtulmuştur. Doğal gaz bu güne kadar uygulanan fiyat politikalarının da etkisiyle ucuz bir yakıt olmuştur. Özellikle yüksek verimli cihazların kullanıldığı dönüşümlerden sonra, tüketiciler hissedilir ölçüde düşük yakıt giderleri sayesinde kısa sürede yapılan yatırımları geri kazanmışlardır. Doğal gazın temiz bir yakıt olması, kuram kir pas yaratmaması, kazan dairelerini başka boyutlara getirmiştir. İnsanlar fayans kaplı temiz kazan dairelerini kullanır hale gelmişlerdir. Temizlik ve ekonomikliğin yanında tam otomatik kontrol sayesinde kolay işletmenin keyfi yaşanmıştır. Bir profesyonel işletmeci olmaksızın ısıtma sisteminin bütün bir mevsim kendi kendine çalışması alışılmışın dışında bir konfor oluşturmuştur.